Türk futbolunun dört büyük kulübü, Bankalar Birliği ile yapılan yapılandırma anlaşmalarından çıkma sürecinde farklı yollar izliyor. Trabzonspor bu yolda ilk adımı atarak borçlarını sıfırlayan ilk takım olurken, Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray da benzer bir hedef için yoğun mesai harcıyor. Ancak, anlaşmadan çıkmak borçsuz hale gelmek anlamına gelmiyor.
Trabzonspor Borç Zincirini Kırdı
Karadeniz temsilcisi Trabzonspor, 2024’ün son çeyreğinde Bankalar Birliği’ne olan tüm borçlarını ödeyerek tarihi bir adım attı. Bu gelişme, diğer büyük kulüplere de örnek teşkil etti. Kulüp, sermaye artırımı ve mali disiplin politikaları sayesinde bu başarıya ulaştı.
Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray Aynı Yolu Takipte
Beşiktaş, geçtiğimiz hafta bedelli sermaye artırımı başvurusunun onaylandığını duyurdu. Siyah-beyazlılar bu gelirle Bankalar Birliği’ne olan 4,02 milyar TL’lik borcunu kapatmayı hedefliyor. Bu rakam, dört büyükler arasında en yüksek borç olarak dikkat çekiyor.
Fenerbahçe ise hem sermaye artırımı hem de hisse satışı yoluyla kaynak yaratmaya çalışıyor. Sarı-lacivertliler, 3,31 milyar TL’lik borcunu azaltmak için bu stratejileri devreye aldı.
Galatasaray cephesi de 2024 başında yaptığı finansal hamlelerle borcunu 1,33 milyar TL seviyesine düşürdü. Sarı-kırmızılılar da yapılandırma anlaşmasından çıkma planlarını sürdürüyor.
Toplam Borçta Tehlike Büyük: 35 Milyar TL’yi Aştı
Bankalar Birliği borçlarından kurtulmak kısa vadede olumlu bir hamle gibi görünse de, kulüplerin genel finansal tabloları alarm vermeye devam ediyor. KAP’a gönderilen son raporlara göre, dört büyük kulübün toplam şirket borcu 35,75 milyar TL’ye ulaştı. Bu borcun %75’i kısa vadeli, yani bir yıl içinde ödenmesi gereken yükümlülüklerden oluşuyor.
İşte kulüplerin toplam borç tablosu:
-
Galatasaray: 11,13 milyar TL (293,9 milyon Euro)
-
Fenerbahçe: 9,68 milyar TL (255,5 milyon Euro)
-
Beşiktaş: 7,93 milyar TL (209,3 milyon Euro)
-
Trabzonspor: 6,99 milyar TL (184,6 milyon Euro)
Toplamda kulüplerin 2025 Şubat sonuna kadar ödemesi gereken kısa vadeli borç miktarı: 26,75 milyar TL. Ancak kısa vadeli alacakları sadece 7,19 milyar TL. Yani dört kulübün 12 ay içinde bulması gereken ek kaynak yaklaşık 19,56 milyar TL (515,9 milyon Euro).
Mali Yeniden Yapılanma mı, Kriz Yönetimi mi?
Bankalar Birliği anlaşmasından çıkmak, kulüplerin mali bağımsızlık kazanması adına önemli bir adım. Ancak borçların niteliği ve vadesi göz önüne alındığında, bu süreç ciddi bir mali yönetim becerisi gerektiriyor. Kulüplerin gelirlerini artırması ve harcamalarını disiplin altına alması şart.
Sizce bu borç yüküyle mücadelede kulüpler doğru adımlar mı atıyor? Siz olsaydınız nasıl bir strateji izlerdiniz? Görüşlerinizi bizimle paylaşın!