Beşiktaş Kulübü’nün 2025 yılı 1. olağan Divan Kurulu toplantısı, beklenmedik bir tartışma ile gündeme oturdu. Kulübün eski başkanı Hasan Arat ile Divan Kurulu Başkanı Tevfik Yamantürk arasında yaşanan sert diyalog, toplantıya gölge düşürdü.
Divan Kurulu Toplantısında Kriz
İstanbul Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda düzenlenen toplantı, Beşiktaş camiasının önde gelen isimlerinin katılımıyla başladı. Ancak toplantının başlamasına dakikalar kala, Hasan Arat’ın salona gelişiyle ortam bir anda gerildi.
Tevfik Yamantürk ile tokalaşma sırasında başlayan sözlü atışma kısa sürede hararetlendi. Arat’ın “Utanmaz adam!” sözüne, Yamantürk “Utanmaz sensin, terbiyesiz! Hadsiz!” diyerek karşılık verdi. İkili arasındaki tansiyonu düşürmek için araya giren genel kurul üyeleri sayesinde olay büyümeden kontrol altına alındı.
Yamantürk’ten Açıklama: “Beşiktaş’a Yakışmadı”
Toplantının açılış konuşmasını yapan Tevfik Yamantürk, yaşanan gerilimle ilgili açıklamalarda bulundu. Olayın tatsız olduğunu ve Beşiktaş kültürüne yakışmadığını vurgulayan Yamantürk, “Düşene vurmayız ama kaçanı kovalarız” diyerek dikkat çeken ifadeler kullandı. Özellikle Hasan Arat’a yönelik “Yanına kim alırsa alsın, mezara kadar kovalarım” şeklindeki sözleri, salonda kısa süreli bir şaşkınlık yarattı.
Bu Gerginliğin Perde Arkası Ne?
Hasan Arat ile Tevfik Yamantürk arasındaki bu gerilimin geçmişe dayanan bir yönetimsel anlaşmazlıktan kaynaklandığı düşünülüyor. Bilindiği üzere Arat, kısa süre önce başkanlık görevinden ayrılmış ve bazı kesimler tarafından kulübü yarı yolda bırakmakla suçlanmıştı. Yamantürk’ün açılış konuşmasındaki “kaçıp da gideni kovalarız” vurgusu da bu duruma gönderme olarak yorumlandı.
Toplantının ilerleyen saatlerinde kulüp yönetiminin mali ve sportif faaliyetlerine ilişkin sunumlar yapıldı. Ancak tüm gözler, sabah saatlerinde yaşanan bu tartışmanın yankılarına çevrilmişti.
Beşiktaş’ta Birlik Zamanı mı?
Son dönemde saha içi performansı kadar, kulüp içindeki yönetimsel çalkantılarla da gündeme gelen Beşiktaş’ta bu tarz olaylar camiada huzursuzluk yaratıyor. Taraftarlar artık başarıya odaklanmak isterken, kulüp yöneticileri arasındaki çatışmalar ne yazık ki bu beklentilerin önüne geçiyor. Sizce Beşiktaş yönetimi bu tür iç krizleri nasıl aşmalı? Camianın birlik olması için ne tür adımlar atılmalı?